
Esma'ül Hüsna Okumaları
Başlangıç Seviyesi
Allah bize Esma’ül Hüsna ile kendini tanıtmak istiyor. Bizim üzerimize düşen vazife ise O’nu tanımaya çalışmaktır. Bu amaçla Hocamız Büşra Taşcıoğulları’nın anlatımıyla 2003 yılından beri Esma’ül Hüsna okumaları gerçekleştirilmektedir.
Allah seni niçin yarattı?
Seni terbiye eden Rabbini tanıyor musun?
Esma’ül Hüsna nedir, niçin öğrenmelisin?
Esma’ül Hüsna’nın kaynağının Kur’an ve sünnet olduğunu biliyor musun?
Esma’ül Hüsna ahlakı nedir?
Esma’ül Hüsna’yı öğrenmek hayatında neyi değiştirir?
Esma’ül Hüsna ile görünen âlemin öteki yüzünü nasıl keşfedersin?
Seni her an koruyan, kollayan Rabbine hangi Esma ile şükrediyorsun?
Dertlerinin devası, aklının ve gönlünün şifası Esmaları biliyor musun?
Kapalı zannettiğin açık kapılardan girip sana sunulan nimetleri keşfetmek ister misin?
Sınırsızlığın ötesinde sınırların mahkûmu olduğunun farkında mısın?
Dünya yolculuğunun, Esma’ül Hüsna ışığında hazineler mahzeni olduğunu biliyor musun?
Seni yaratan Rabbin 99 ismi ile 99 kapıdan sana sesleniyor sen de “Lebbeyk” deyip sırlar âlemine yolculuğa var mısın?
12. Hafta | 05.01.2022
Bedenimizdeki Gözümüzün ve kulağımızın eylemlerinden, kalbimizin hissettiklerinden sorumluyuz.
Her an sana muhtaç olan biz kullarını affet Ya Rahman.
Doğruluktan sonra kalplerimizi eğriltme, bize dosdoğru olmayı hibe et. Nimet olarak verdiğin azalarımızı itaatle şükrettir.
Rahman olan Allah’ım; bizleri hakkıyla tevekkül edip, iman edenlerden eyle.
Sadırlarımızdakileri bilen Rabbim; bize idrak eden, haşyet duyan bir kalp, zikreden bir dil ve razı olacağın bir ömür ver.
Allah’ım yar ve yardımcı sensin. Şükürler olsun…
Büşra Taşcıoğulları – Esma’ül Hüsna Okumaları
11. Hafta | 29.12.2021
Mülk Suresi
Allahu Teala yüceler yücesidir. Allah’ın yüceler yücesi olduğunu idrak ettiğimiz kadar idrakimiz artacaktır.
Allahu Teala Mülk suresi 15. ayet-i kerimede, هُوَ الَّذٖي جَعَلَ لَكُمُ الْاَرْضَ ذَلُولاً فَامْشُوا فٖي مَنَاكِبِهَا وَكُلُوا مِنْ رِزْقِهٖؕ وَاِلَيْهِ النُّشُورُ “O, yeryüzünü sizin ayaklarınızın altına serendir. Haydi onun üzerinde yürüyün ve Allah’ın rızkından yiyin. Dönüş ancak O’nadır.” buyuruyor.
Rızkın genişliği nedir?
Rızık maddi zenginlik midir?
Rızkın ne kadarını kendimiz için kullanmalıyız ne kadarını infak etmeliyiz?
İnfakın ölçüsü nedir?
Zelül (ذَلُولاً) kelimesi ile anlatılmak istenen nedir?
Zelül ile zelil arasındaki fark nedir?
Yürürken nasıl yürümeliyiz?
Yeryüzünde dolaşırken nelere dikkat etmeliyiz?
Yeryüzünde dolaşırken nelerden ibret almalıyız?
Mü’min ferasetlidir. Bu yüzden de yeryüzü ona zelül (ذَلُولاً) kılınmıştır. Zelil olmak Allah’tan başkasının karşısında dünyalık için boyun bükmektir. Zelül (ذَلُولاً) olmak ise, Allah’ın karşısında boyun bükmektir. İnsanların karşısında zelül (ذَلُولاً) olmadığımız gibi nefsimizin karşısında da zelül olmamayı öğrenmeliyiz.
Allahu Teala bizlere Mülk suresi 16. ayetten itibaren sorular soruyor. Bizler bu sorulara cevap vermekle yükümlüyüz?
Yüceler yücesi Allahu Teala’ya ne kadar tâbiiyiz? Allah En’am suresi 155 ayet-i kerimede, وَهٰذَا كِتَابٌ اَنْزَلْنَاهُ مُبَارَكٌ فَاتَّبِعُوهُ وَاتَّقُوا لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَۙ “Bu (Kur’an) da bizim indirdiğimiz bereket kaynağı bir kitaptır. Artık ona uyun ve Allah’a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin.” buyuruyor. Allahu Teala’ya ne kadar tâbii olursak o kadar doğruyu yanlıştan ayırt edebilme idraki lütfedilir.
يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُٓوا اِنْ تَتَّقُوا اللّٰهَ يَجْعَلْ لَكُمْ فُرْقَاناً وَيُكَفِّرْ عَنْكُمْ سَيِّـَٔاتِكُمْ وَيَغْفِرْ لَكُمْؕ وَاللّٰهُ ذُو الْفَضْلِ الْعَظٖيمِ
“Ey iman edenler! Eğer Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız; O, size iyiyi kötüden ayırt edecek bir anlayış verir ve sizin kötülüklerinizi örter, sizi bağışlar. Allah, büyük lütuf sahibidir.” (Enfal: 29)
Büşra Taşcıoğulları – Esma’ül Hüsna Okumaları
10. Hafta | 22.12.2021
Mülk Suresi
Mülk Suresi, Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) her gece yatmadan önce okuduğu sure.
Mülk kiminse Melik O’dur, Melik kimse Malik de O’dur.
Melik; o mülke hükmeden, Malik; o mülkün sahibidir.
Malikel Mülk, mülke sahip olan Malik’in sıfatıdır.
“Mülk Sûresi kabir azabına engel olan ve kabir sıkıntısından kurtaran bir sûredir.” (Hadis-i Şerif)
Allahu Teala bu ayetleri tefekkür edelim, tezekkür edelim diye bize göndermiş.
Mülk suresi 2. ayet-i kerimeden sonraki ayetler mülkün sahibini ve o mülkün sahibinin hükümdarlığını anlatır.
اَلَّذٖي خَلَقَ الْمَوْتَ وَالْحَيٰوةَ لِيَبْلُوَكُمْ اَيُّـكُمْ اَحْسَنُ عَمَلاًؕ وَهُوَ الْعَزٖيزُ الْغَفُورُۙ
“O, hanginizin daha güzel amel yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratandır. O, mutlak güç sahibidir, çok bağışlayandır.” (Mülk: 2) Bu ayeti kerimede ölüm önce gelmiş. Durup bir düşünmeliyiz! Bize ahireti hatırlatan Rabbimiz, dünyanın çilesini çekene de nasıl müjde veriyor?
Mülk suresi Mekki’dir. Mekki sureler bizim imanımızı arttırmalı. Allah’a dair hakikatleri idrak etmeliyiz. Peygamberimizin (s.a.v) peygamberliğine dair ve ahirete dair hakikatleri idrak etmeliyiz.
Mülkün sahibi kimse, Aziz ve Gafur olan O’dur. Ahirete olan idrakimiz azalırsa, dünyaya olan muhabbetimiz artar.
Büşra Taşcıoğulları – Esma’ül Hüsna Okumaları
9. Hafta | 15.12.2021
Allah’a Yaklaşmak
Melik esması, kainata tesir eden bütün Esma’ül Hüsna’nın idrak edileceği bir esma.
Allahu Teala Al-i İmran suresi 26. ve 27. ayet-i kerimelerde şöyle buyuruyor, قُلِ اللّٰهُمَّ مَالِكَ الْمُلْكِ تُؤْتِي الْمُلْكَ مَنْ تَشَٓاءُ وَتَنْزِعُ الْمُلْكَ مِمَّنْ تَشَٓاءُؗ وَتُعِزُّ مَنْ تَشَٓاءُ وَتُذِلُّ مَنْ تَشَٓاءُؕ بِيَدِكَ الْخَيْرُؕ اِنَّكَ عَلٰى كُلِّ شَيْءٍ قَدٖيرٌ تُولِجُ الَّيْلَ فِي النَّهَارِ وَتُولِجُ النَّهَارَ فِي الَّيْلِؗ وَتُخْرِجُ الْحَيَّ مِنَ الْمَيِّتِ وَتُخْرِجُ الْمَيِّتَ مِنَ الْحَيِّؗ وَتَرْزُقُ مَنْ تَشَٓاءُ بِغَيْرِ حِسَابٍ “De ki: Ey mülkün sahibi olan Allah’ım! Sen mülkü dilediğine verirsin. Dilediğinden de mülkü çeker alırsın. Dilediğini aziz edersin, dilediğini zelil edersin. Hayır senin elindedir. Şüphesiz sen her şeye hakkıyla gücü yetensin. Geceyi gündüze sokarsın, gündüzü geceye sokarsın. Ölüden diriyi çıkarırsın, diriden ölüyü çıkarırsın. Dilediğine de hesapsız rızık verirsin.”
Mülkün sahibi olan Rabbimiz başka bir ayet-i kerimede kendisine daha güzel amelde bulunmamızı ve O’na yaklaşmamızı istiyor. Kul Rabbine nasıl yaklaşır? Rabbine yaklaşırken onda ne oluşur? Allahu Teala bir Hadi-i Kudsi’de şöyle buyuruyor, “Kulum, kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevimli bir şeyle bana yaklaşamaz. Kulum nafile ibadetlerle de bana yaklaşmaya devam eder, ta ki ben onu severim.” (Buhari, Rikak 38). Zamahşeri, “Amel bakımından daha güzel” ifadesi hakkında, “Amelin en hâlisi ve en düzgünü denilmiştir; çünkü amel ‘hâlis olup düzgün olmadığında’ da, ‘düzgün olup hâlis olmadığında’ da makbul sayılmaz. Hâlis amel Allah rızası için yapılan, düzgün amel ise Sünnet’e uygun olandır.” demiştir.
Allah kullarının yeryüzünde Melik’in kendisi (Allah’ın) olduğunu idrak edip, iyinin daha iyisini yapmalarını istiyor. Nerede bir mülk nerede bir izzet hissediyorsak, bilmeliyiz ki o mülk ve izzet Allah’a aittir. Mülkü ve izzzeti Allah’a verebilirsek, o mülk ve izzet bizi Allah’a yaklaştırır. Farzlarda muhabbetimiz, nafilelerde iştiyakımız artıyorsa bilmeliyiz ki mülkün sahibine yaklaşıyoruz.
Allah dilediğine mülkünü verir, dilediğinden de alır. İnsanın mülkü sınırlıdır, zeval olur. Allah’ın mülkü sınırsızdır, zeval olmaz. Marifet, Allah mülkü çekip aldığında da “Mülk Allah’ındır.” diyebilmektedir.
“Hoştur bana senden gelen:
Ya hilat-ü yahut kefen,
Ya taze gül, yahut diken..
Kahrında hoş lutfun da hoş.”
– Yunus Emre
Büşra Taşcıoğulları – Esma’ül Hüsna Okumaları
8. Hafta | 08.12.2021
Kainattaki Nimetler
Rahman, Allah’ın zatına ait bir esmadır. Allah’ın merhamet etmesi zatındandır. Rahimiyet ise, Allah’ın zatına değil, fiiline ait bir esmadır ve hususidir. Bu yüzden Allahu Teala dilediğine merhamet eder, dilediğine etmez.
Allahu Teala Zümer suresi 53. ayet-i kerimede şöyle buyuruyor, قُلْ يَا عِبَادِيَ الَّذٖينَ اَسْرَفُوا عَلٰٓى اَنْفُسِهِمْ لَا تَقْنَطُوا مِنْ رَحْمَةِ اللّٰهِؕ اِنَّ اللّٰهَ يَغْفِرُ الذُّنُوبَ جَمٖيعاًؕ اِنَّهُ هُوَ الْغَفُورُ الرَّحٖيمُ “De ki: Ey kendilerinin aleyhine aşırı giden kullarım! Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Şüphesiz Allah, bütün günahları affeder. Çünkü O, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.”. Rabbimizin merhameti bizi her yerden sarmıştır.
Allah’ın rahmeti ve ilmi her şeyi kuşatmıştır. Allahu Teala şöyle emrediyor, فَانْظُرْ اِلٰٓى اٰثَارِ رَحْمَتِ اللّٰهِ “Allah’ın rahmetinin eserlerine bak!” Peki, biz kainattaki nimetlerin ne kadar farkındayız? Neleri nimet olarak görüyoruz? Gök ve yerdeki her şeyi bir nimet olarak görebiliyor muyuz?
Allah’ın rahmeti, nimettir.
Kur’an rahmettir.
Rasulullah (s.a.v) rahmettir.
Ahlak rahmettir.
Nimeti idrak edememek, tuzsuz yemek yemek gibidir. Nimetten mahrum kalmak, şükürsüzlük ile alakalıdır. Ne kadar şükredersek, Allah nimetlerini o kadar arttırır. Şükrü nimet olarak bilirsek, Allah nimetini fazlından verir. Rahmete talip olmak için önce nimeti bilmek, idrak etmek gerekir.
Büşra Taşcıoğulları – Esma’ül Hüsna Okumaları
7. Hafta | 01.12.2021
Allah’ın İn’amı ile Allah’ı Tanımak
Esma’ül Hüsna Rahman ve Rahim esmaları ile başlar. Kur’an-ı Kerim’de de Fatiha suresinin ilk ayeti بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ “Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla” ‘dır. Arapçada cümleler ya isim cümlesidir ya da fiil cümlesidir. Ama besmele tamamlanmamış bir cümledir. Bismillahirrahmanirrahim’i herkes kendi idraki kadar tamamlayacaktır.
Önce bizim işlerimize ne ile başlayacağımıza karar vermemiz gerek. Bismillah ile başladığımız işler Allah namına mı? Besmele de iki sıfat var: er-Rahman ve er-Rahim. Bütün Esma’ül Hüsna bu iki kavramın arkasından idrak edilecek. Peki, Rahman olan bir Rabbimiz olduğunun ne kadar farkındayız?
Kainatta iki görevimiz var: Nimetten sonra in’amı bulmak ve mün’ime gitmek, eserden müessere gitmek. Önce nimette in’amı bulacağız. Sonra o nimetin ihsan edildiğini idrak edeceğiz. Ondan sonra bu nimeti ihsan edeni bulmaya çalışacağız.
Rahman ve Rahim’i anlamak için nimetleri bulacağız. Allahu Teala görmeyi, duymayı, hissetmeyi, tatmayı bize hak ettiğimiz için değil, in’am olarak vermiştir. İn’am nedir? Allah’ın bize verdiği nimetlerde in’amı nasıl bulacağız? Bulduğumuz o in’amı nasıl idrak edeceğiz?
Mü’min şunu idrak etmeli; kıldığımız bir namaz, tuttuğumuz bir oruç, verdiğimiz bir sadaka,… bunların hiçbiri sonradan verilecek mükafat için değildir. Bunlar önceden var olan bir kulluğun, neticesidir. Her bir ibadetimiz önceki kulluğumuzdan dolayı Allah’ın bize ihsanıdır, in’amıdır, lütfudur.
Önce ibadetlerimizi karşılık bekleyerek yapmaktan vazgeçip, o ibadetin bir şeyin neticesi olarak Allah’ın bize in’amı olduğunu idrak etmeliyiz. O ihsanları idrak edebilmek Rahim olanın lütfudur. İbadette kulun tercihi, Allah’ın takdiri vardır. Bunun Allah’ın in’amı olduğunu idrak ettiğimiz yer Allah’ın rahimiyetini anlamaya başlayacağımız yerdir.
Allah, önce zahiri nimetleri görmemizi istiyor. Allahu Teala in’amı ile bize kendini tanıtmak istiyor. Allah’ın in’amı ile Allah’ı tanımaya var mısınız?
Büşra Taşcıoğulları – Esma’ül Hüsna Okumaları
6. Hafta | 24.11.2021
Kur’an’ı Nasıl Okumalıyız?
“Allah ile konuşmak isteyen Kur’ân-ı Kerîm okusun.”
Ne kadar iyi görürsek görelim ne kadar iyi duyarsak duyalım, irademiz nasıl olursa olsun; konuşacak, duygularımızı, sevinçlerimizi paylaşacak hiç kimse olmazsa, geriye kalan sıfatlar bizim için bir şey ifade eder mi? Beşeri münasebette en önemli sıfat kelam sıfatıdır. İnsan, bir sözle iman edip bir sözle küfre düşebilir.
Biz Allah ile konuşmayı Kur’an-ı Kerim’den öğreneceksek, Rabbimiz bize nasıl bir okuyuş emretti bilmemiz gerekir. Allahu Teala “oku” için Kur’an-ı Kerim’de üç ayrı tarif kullanmıştır. Bu tarifleri biliyor muyuz? İkra’ (اِقْرَأْ), Utlu (اُتْلُ), Tertil (تَرْتٖيلاًؕ)…
Kur’an okumaya başlarken Allah’a nasıl sığınacağız?
Kur’an’ı bu üç okuyuşla nasıl okuyacağız?
Bu okuyuşların birbirinden farkı nedir?
Hangi okuyuşta, emirleri idrak edeceğiz?
Hangi okuyuşta, kainatı seyredeceğiz?
Hangi okuyuşta, Rasulullah (s.a.v) ile birlikte olacağız?
Allah’ın “Kelam” sıfatını idrak etmek istiyorsak, önce acizliğimizi anlayarak yola çıkmalıyız. Sonra tilavetle hudutları öğrenmeliyiz. O hudutlarda kainatı okumalıyız. Hakikatleri seyredeceğimiz yerde, Rasulullah (s.a.v) ile buluşmalıyız…
Büşra Taşcıoğulları – Esma’ül Hüsna Okumaları
5. Hafta | 10.11.2021
Allah Seni Seviyor, Sen Allah’a Şükrediyor Musun?
Bir başkasının sevgisinden ziyade Allah’ın sevgisine talip olmak lazım. Burûc suresi 14. ayet-i kerime, وَهُوَ الْغَفُورُ الْوَدُودُۙ “O, çok bağışlayandır, çok sevendir.” Allahu Teala’nın bizi sevdiğine delildir.
Bizler hep Allah bizi sevsin, Rasulullah (s.a.v) bizi sevsin, Hocam beni sevsin, annem beni sevsin diye uğraşıyoruz. Allahu Teala yarattığı her varlığı yarattığı andan itibaren seviyor. Rasulullah (s.a.v) ümmetine çok düşkün, ümmetini seviyor. Hoca talebesini, anne evladını seviyor… Peki, biz bu sevgileri ne kadar muhafaza ediyoruz? Hep sevilelim istiyoruz, sevenlerin sevgisine ne kadar şükrediyoruz? Allahu Teala İnsan suresi 3. ayet-i kerimede şöyle buyuruyor, اِنَّا هَدَيْنَاهُ السَّبٖيلَ اِمَّا شَاكِراً وَاِمَّا كَـفُوراً “Şüphesiz biz onu (ömür boyu yürüyeceği) yola koyduk. O bu yolu ya şükrederek ya da nankörlük ederek kat eder.”. Bu yolu nasıl kat etmek istiyoruz? Derdimiz sevilmek olmamalı, sevildiğimizi idrak edip, şükürle o sevgiyi muhafaza etmek olmalı.
Bize ezberletilmişlerle değil, idrak ettiğimiz konularda irademizi kullanarak yol almalıyız. Kuldaki cüzi irade, sadece tercihleri hakkındadır. Geriye kalan tüm iradeler Allah’a ait.
Bizler, Cenab-ı Hakk’ın iradesini biliyor muyuz?
Cenab-ı Hakk’ın iradesini nasıl idrak edebiliriz?
Kendi irademizin farkında mıyız?
İrademizi nasıl güçlendirebiliriz?
İrademiz güçlenebilir mi?
İrademizi güçlendirmek için nasıl adım atmalıyız?
Kaç işimizi irademiz ile yapıyoruz?
İrade etmek, canımızın istediğini mi yapmaktır?
İslam’da iradeli Müslüman nasıl olur?
Sabahtan beri yaptığımız iradelerde kaçını doğru yaptık, kaçını yanlış yaptık?
Kul ister, Allah takdir eder. Meyillerimiz tercihlerimizi, tercihlerimiz niyetlerimizi oluşturur. İrademizi Allah’ın iradesine denk getirebilirsek, burası Ahsen-i Takvim olur. Kendimizi değiştirme iradesi gösterirsek, Allah bizi değiştirir. Var mısınız; değişmeye, sevildiğimizden emin olup, emniyetle oluşan temelde sevgileri muhafaza etmeye?
Büşra Taşcıoğulları – Esma’ül Hüsna Okumaları
4. Hafta | 04.11.2021
Subuti Sıfatlar
Allah bizi kendi nuruyla bürüyüp aslî fıtratımıza döndürmek istiyor. Ya biz! Ne istiyoruz?
Allahu Teala Enfal suresi 24. ayet-i kerimede şöyle buyuruyor, يَٓا اَيُّهَا الَّذٖينَ اٰمَنُوا اسْتَجٖيبُوا لِلّٰهِ وَلِلرَّسُولِ اِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيٖيكُمْۚ وَاعْلَمُٓوا اَنَّ اللّٰهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهٖ وَاَنَّـهُٓ اِلَيْهِ تُحْشَرُونَ “Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Resûlü’nün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.”.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) olmadan hiçbir şey olmuyor. Hayy olana tevekkül edebilmemiz için Allah ve Rasulünün (s.a.v) çağrısına birlikte uymalıyız.
Allah’ın zati sıfatlarını öğrenmiştik. Bu sıfatlar sadece Allah’ın zatına aitti. Peki, Allah’ın subuti sıfatları neler?
Bu sıfatları nasıl idrak edebiliriz?
Allah’ın işitmesi, görmesi, idrak etmesi nasıl bir şey?
Biz hayatlıysak, gerçek hayat nasıl?
Allah’ın Alim olduğunu bilmek, Allah’ın bilgileri bilmesi değil, Allah’ın bizim her şeyimizi bilmesi demek. Allah’ın ilim sıfatını bilmek, Allah’ın emirleri doğrultusunda yaşamayı bilmek demek. Semi esmasındaki vazifemiz; Allah’tan gelen emirlerde سَمِعْنَا وَاَطَعْنَا idrakine ulaşmak demek.
Gelin hep birlikte; ibadetlerimizi ilim ile güzelleştirelim, öğrendiklerimizi de amel edelim.
“Kim ilimsiz ibadet ederse, bozdukları düzelttiklerinden çok olur.” (Ömer bin Abdulaziz)
Büşra Taşcıoğulları – Esma’ül Hüsna Okumaları
3. Hafta | 27.10.2021
Satırlardan Sadırlara
Göklerde ve yerde olan her şey bizim hizmetimize verilmiştir. وَلِلّٰهِ الْمَشْرِقُ وَالْمَغْرِبُ فَاَيْنَمَا تُوَلُّوا فَثَمَّ وَجْهُ اللّٰهِؕ اِنَّ اللّٰهَ وَاسِعٌ عَلٖيمٌ “Doğu da, Batı da (tüm yeryüzü) Allah’ındır. Nereye dönerseniz Allah’ın yüzü işte oradadır. Şüphesiz Allah, lütfu geniş olandır, hakkıyla bilendir.” (Bakara: 115).
Sınırlar ve kayıtlar, sadece sıradan insanların kendisiyle Rabbi arasına koyduğu perdelerdir. Bu perdeleri kaldırmak için idrak basamaklarını çıkmak gerekir. Peki, bu basamaklar nelerdir?
Bu basamakları beden kaftanımızla çıkarken, elimizde hangi sancağı taşıyoruz?
Sevgi otağında, muhabbet tahtında oturuyor muyuz?
Esma’ül Hüsna; Allah’ın zatının, sıfatlarının bilindiği bir yolculuk…
Bu yolculukta öğrendiğimiz ilimler satırlardan sadırlarımıza iniyor mu?
Kalplerimizle aklediyor muyuz?
Öğrendiğimiz ilimler sadrımızdan halimize yansıyıp, halimizde görünür oluyor mu?
Sünnet-i seniyye ile halleniyor muyuz?
Rasulullah’ın ﷺ sadrına talip miyiz?
Allahu Teala, hem kainatta hem de nefislerimizde bize delillerini göstereceğini söylüyor!
İnsanın kendi nefsinde, Allah’ın delillerini idrak etmesi نُورٌ عَلٰى نُورٍ nur üstüne nurdur. Allah’ı tanımak istiyorsak, Allah’ı sevdiysek, Allah nurunu kalbimize koyuyor… Biz! Bu nura, ne kadar sahip çıkıyoruz?
Var mısınız; Rasullullah’ın sadrına talip olup, sünnet-i seniyye ile hallenmeye? Öğrendiğimiz ilimleri satırlardan sadırlarımıza indirmeye? Allah’ın kalbimize koyduğu nura sahip çıkmaya?
Büşra Taşcıoğulları – Esma’ül Hüsna Okumaları
2. Hafta | 20.10.2021
Allah’ı ne kadar tanıyoruz?
Esma’ül Hüsna’yı öğrenmek ihtiyaçtır…
Evvelimizi, ahirimizi, zahirimizi, batınımızı Allah ile bağlamamız lazım. Bunun içinde Allah’ı tanımamız lazım.
Esma’ül Hüsna Allah’ın sıfatlarıdır. Bir de sadece Allah’ın zatine ait olan sıfatları vardır. Bizim önce bunları bilmemiz lazım. Allah’ın zati ve subuti sıfatlarını bilmek, temel kaidemiz olmalı.
Herkesin yolda kendisine hedef koyduğu bir şeyler vardır ve o hedefe dair her şeyi en ince ayrıntısına kadar bilir.
Peki! Allah’ın zati ve subuti sıfatlarını ne kadar biliyoruz?
Kaçımız çocuklarımıza bu sıfatları öğrettik?
Çocuklarımız bu sıfatları sayıp, tarif edebiliyorlar mı?
Neyi niçin öğrendiğimizi çok iyi bilmemiz gerek. Esma’ül Hüsna’yı kendi eksiklerimizi bilmek için öğrenmeliyiz.
Var mısınız, Esma’ül Hüsna anahtarlarıyla zati ve subuti sıfatların kapılarını açarak Allah’ı tanımaya?
Büşra Taşcıoğulları – Esma’ül Hüsna Okumaları
1. Hafta | 13.10.2021
Var mısınız; kendinizle yüzleşmeye?
Allah önce insanı yarattı; sonra ona Kur’an ile şeriatı öğretti, Sünnet ile şeriatı açıkladı, Esma’ül Hüsna ile kendini tanıttı ve Alem’de de bunları seyrettirdi.
Peki!
Kaç ayet biliyoruz?
Bu ayetlerden kaçı kalbimize inzal oldu?
Gerçekten Kur’an bize indi mi?
Esma’ül Hüsna’yı öğrenmek isterken, Kur’an ve Sünnet’i de öğrenmek istiyor muyuz? Allahu Teala إِنِّي جَاعِلٌ فِي الْأَرْضِ خَلِيفَةً “Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım.” diyor, Kur’an ve Sünnet’i öğrenmeden halife olamayacağımızı biliyor muyuz?
Yüzümüzde yılların izi var. Mutlu olduğumuzda yüzümüzde ışıltı, hüzünlendiğimizde gözlerimizde yaş var. Hayatımızda kaç ayetin, kaç sünnetin izi var? Kur’an ve Sünnet bizden ne istiyor?
Hayatımızın merkezinde olması gereken dört unsur nedir?
Öğrendiğimiz her bir ayette, her bir sünnette, her bir esmada hangi dört unsurun olup olmadığını sormalıyız?
Öğrendiklerimiz hangi mihenk taşında sonuca ulaşmalı?
Hangi dört esma hayatımızın merkezi?
Herkes kendi isminin esmaları ile mahkum olduğu hapishanenin kapılarını açacak. Kendi mizacıyla kendi yolculuğu gerçekleştirecek. Var mısınız; kendinizle yüzleşmeye?
Sizlere, kendinizle tanışırken Rabbinizi tanımayı teklif ediyorum.
Büşra Taşcıoğulları | Esma’ül Hüsna Okumaları